Vâsıl Olmaz Kimse Hakk'a…
Vâsıl Olmaz Kimse Hakk'a…       “Mûtû kable en temûtû” sırrına mazhar olan;   Gördü onlar haşr u neşri nefha-i sûr olmadan…       Vâsıl olmaz kimse Hakk’a cümleden dûr olmadan   Kenz açılmaz şol gönülde tâ ki pür-nûr olmadan       Sür çıkar gayrı gönülden tâ tecellî kıla Hak   Pâdişâh konmaz sarâya hâne ma’mûr olmadan       Mest olan mestâne geldi tâ ezelden tâ ebed   İçdiler ‘aşkun şarâbın âb-ı engûr olmadan       Mest olanlarun kelâmı kendüden gelmez velî   Pes ene’l-Hak nice söyler kişi Mansûr olmadan       Dost cemâlin Kâ’besini kıldı ‘âşıklar tavâf   Yirde Kâ’be gökyüzünde Beyt-i Ma’mûr olmadan       “Mûtû kable en-temûtû” sırrına mazhar düşen   Gördü anlar haşr ü neşri nefha-i sûr olmadan       Bir devâsız derde düşdü bu dil-i Şemsî müdâm   Hakk’a makbûl olmak ister halka menfûr olmadan       Derdi çok dervîşlerin şerh idemez illâ velî   Söylemek terk-i edebdür ana destûr olmadan       (Şemseddîn Sivasî Rahmetullahi Aleyh)
 
