Posts

Showing posts with the label İçin

Ümmetim İçin En Çok Korktuğum

Ümmetim İçin En Çok Korktuğum   Allah Rasûlü Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz mü’minlere nefislerinden daha yakın olduğu için, ümmetini onlardan daha çok düşünmüştür. Hayatını onların felâhı ve selâmeti için vakfetmiş, dualarını hep onlara yapmış, şefaatini yine onlara ayırmıştır. Kendisinden sonra ümmetinin karşılaşacağı büyük tehlikeler için endişelenmiş ve zaman zaman bunları beyan ederek ümmetini îkâz etmiştir. Bunların bir kısmı şunlardır:   1.     Şöhret ve Menfaat Peşinde Koşan Âlimler Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz şöyle buyururlar: “Ümmetim hakkında en çok korktuğum şey, dili âlim olan münâfıktır.” (Ahmed bin Hanbel, Müsned, I, 22) Bunlar ilimleri bilen, akıcı ve tesirli bir lisâna sahip olan fakat kalbi câhil olup ilmiyle amel etmeyen âlimlerdir. Îtikâdı da bozuk olan bu insanlar, dilbazlıklarıyla pek çok kişiyi aldatırlar. Onlar, ilmi meslek edinmişlerdir. Onunla maddî ve mânevî menfaat elde etme peşindedirler. Bunun...

Akıllı İnsan, Sonsuz Mutluluk İçin Yaşar!

Image
Akıllı İnsan, Sonsuz Mutluluk İçin Yaşar! Allah’ım bizi Cennet’e götürecek; ‘Kâmil İman’, ‘Salih Amel’ ve ‘Kalbi Selim’ sahibi olan bahtiyar kullarından eyle! Allahümme âmîn! Akıllı İnsan, Sonsuz Mutluluk İçin Yaşar!  

Din Kardeşini Allah İçin Sevmek: İlâhî Muhabbete Açılan Kapı

Din Kardeşini Allah İçin Sevmek: İlâhî Muhabbete Açılan Kapı   Nebiyy-i Ekrem Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz, bir mü’minin din kardeşini yalnızca Allah rızâsı için sevmesinin, ilâhî muhabbete vesile olacağını beyan buyurmuştur.   Nebiyy-i Ekrem Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz, bir kimsenin hiçbir dünyevî çıkar beklemeden, sadece Allah rızâsı için din kardeşini sevmesinin ne kadar büyük bir mükâfata vesile olacağını şu ibretlik kıssa ile ümmetine nakletmiştir:   “Bir kimse başka bir köydeki din kardeşini ziyâret etmek üzere yola çıktı. Allah Teâlâ, bu adamı gözetlemek için onun yoluna bir melek vazîfelendirdi. Adam yol alırken meleğin bulunduğu yere geldiğinde, melek ona: “- Nereye gidiyorsun?” diye sordu. Adam ise: “- Şu köyde bir din kardeşim var, onu ziyâret etmeye gidiyorum.” cevabını verdi. Melek tekrar sordu: “- Ondan bir menfaat elde etmeyi mi umuyorsun?” Adam: “- Hayır, onu sırf Allah rızâsı için severim, onun için gidiyorum.” dedi. ...

Evde Huzur İçin

Evde Huzur İçin          Evde huzur, ailede mutluluk olması için, ailenin temel taşları, ailenin direkleri mesâbesinde olan eşlerin, ilk önce, kendilerine her türlü nîmeti veren Allah Teâlâ’yı unutmamaları, ona karşı kulluk vazîfelerini yerine getirmeleri, ibâdetlerine dikkat etmeleri gerekir.        Bunun bereketi ile evde, mânevî, huzurlu bir hava meydana gelir. Bundan sonra eşlerin birbirlerine karşı görev ve sorumluluklarını bilip bunlara riâyet etmeleri gerekir.        Ana baba, birbirleri ile iyi geçinmeli. Sen-ben kavgasına girmekten, eksik ve kusur aramaktan, tenkit etmekten, birbirlerini aşağılayıcı tavırlarından, birbirlerini üzecek söz ve davranışlardan sakınmalıdır.   Ailede Mutluluğun Esasları: 01-   Eşlerinize iltifat edin, iyi işlerine teşekkür edin! 02-   Tenkit yok, kızmak yok! 03-   Asla tartışma! Bir mesele hâlinde “Sen haklısın!” de! ...

Yeniden İnşa İçin İlme Sarılmak

Yeniden İnşa İçin İlme Sarılmak Köklü geçmişten aydınlık ve güçlü geleceğe Zamanın çehresi değişti. Bilgi çağındayız artık. Milyonlarca veri saniyeler içinde üretiliyor, yapay zekâ en karmaşık sorulara anında cevap veriyor ve fakat bilgiye ulaşmanın kolaylaştığı bu çağda, hakikate varmak her zamankinden daha zor; çünkü bilgi çoğaldıkça, anlam kayboluyor, insanın iç âlemi ise boşlukla sarsılıyor. Sayılar artıyor, teoriler çoğalıyor ama hakikati arayan gönüllere ışık tutamıyor. Modern insanın trajedisi tam da burada başlıyor: Malumatı bol ama marifeti yok, zekâsı keskin ama irfanı eksik, aklı kalbiyle bağ kuramıyor. MODERN BİLGİ ANLAYIŞININ ÇIKMAZI Bugün modern dünyanın bilgi anlayışıyla kadim medeniyetimizin ilim tasavvuru arasında büyük bir uçurum var. Batı düşüncesi, bilgiyi yalnızca deney ve gözleme indirgemiş, vahyi dışlamış, insanı parçalara bölerek çözmeye çalışmıştır. İnsanı akıl ve beden boyutuyla ele almış; ancak ruhu ve vicdanı dışlayan indirgemeci bir anlayış benimsem...