Allah’ım!
 
 Allah’ım!          Bana öyle bir gönül ver ki:   Bir kuruluşun tepe noktasında yetkili olsam bile, bunu asla başka şekilde kullanmamalıyım. Günlük yaşamda "ben"  yerine, daha çok "sen"  sözcüğünü kullanabileyim...     Bana öyle bir sevgi ver ki:   Sonsuz bir hazine gibi bitmesin, çoğalsın daha da sevdikçe, doldursun sarsın çevremi. Hatta düşmanlarımı da sevebileyim...                 Bana öyle bir güç ver ki:   Herkesten daha çok çalışabileyim, tutsak düşmeyeyim doğanın koşullarına, eşim ve çocuklarımı da mutlu et ki, mutluluğu başkalarına da götürebileyim...     Bana öyle bir sağlık ver ki:   Düşünebileyim, konuşabileyim.     Bana öyle bir erdem ver ki:   İbadet edebileyim, iyilik etmeyi ve sevinçten buğulanmış gözlerle, teşekkür edenlere; bir şey yapmadım, anımsamıyorum diyebileyim.     Bana öyle bir yetenek ver ki:   İyi eş, baba, anne, iyi komşu, iyi arkadaş, iyi vatandaş olabileyim.     Bana öyle bir umut ver ki:   Bugüne kada...
