Posts

Showing posts from July 1, 2025

Din Kardeşini Allah İçin Sevmek: İlâhî Muhabbete Açılan Kapı

Din Kardeşini Allah İçin Sevmek: İlâhî Muhabbete Açılan Kapı   Nebiyy-i Ekrem Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz, bir mü’minin din kardeşini yalnızca Allah rızâsı için sevmesinin, ilâhî muhabbete vesile olacağını beyan buyurmuştur.   Nebiyy-i Ekrem Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz, bir kimsenin hiçbir dünyevî çıkar beklemeden, sadece Allah rızâsı için din kardeşini sevmesinin ne kadar büyük bir mükâfata vesile olacağını şu ibretlik kıssa ile ümmetine nakletmiştir:   “Bir kimse başka bir köydeki din kardeşini ziyâret etmek üzere yola çıktı. Allah Teâlâ, bu adamı gözetlemek için onun yoluna bir melek vazîfelendirdi. Adam yol alırken meleğin bulunduğu yere geldiğinde, melek ona: “- Nereye gidiyorsun?” diye sordu. Adam ise: “- Şu köyde bir din kardeşim var, onu ziyâret etmeye gidiyorum.” cevabını verdi. Melek tekrar sordu: “- Ondan bir menfaat elde etmeyi mi umuyorsun?” Adam: “- Hayır, onu sırf Allah rızâsı için severim, onun için gidiyorum.” dedi. ...

Neden Yaşıyorum?

Neden Yaşıyorum? Unutanlara 9 Maddelik İlahi Hatırlatma Modern çağın hızlı akışı içinde çoğu insan bir an durup düşünmüyor: “Ben neden yaşıyorum? “Hayatın amacı ne?” “Varlığımın ardında ne gibi sorumluluklar var?” Risale-i Nur’dan ilhamla, insanın yaratılış gayesi dokuz maddede özetleniyor. İşte kendini bulmana vesile olacak o dokuz hakikat… Hayatın telaşı içinde unuttuğumuz en temel sorulara bir cevap: Bediüzzaman Said Nursî’nin Risale-i Nur eserinde geçen şu cümle bu sorulara ışık tutuyor: “Senin hayatının gayelerinin icmali dokuz emirdir.” Bu dokuz emir, insanın yaratılış gayesini anlaması için adeta bir pusula niteliğinde. 1. Duyular birer terazidir İnsana verilen görme, işitme, tatma gibi duygular birer ölçüm aletidir. Bu nimetlerle dünya nimetlerini tanıyıp, Rabbini tanımak ve ona şükretmek için yaratıldın. 2. Donanımın amaçlıdır Akıl, hafıza, kalp gibi cihazların; sevme, inanma, acıma gibi duyguların var. Bunlar tesadüf değil. Onları yaratılış amacına...

İmanın Yüce Bedeli: Müslüman Olarak Can Vermek

İmanın Yüce Bedeli: Müslüman Olarak Can Vermek   İman nimetini ödeyebilmek için Müslümanlar olarak son nefesimize kadar gayret göstermeli, Cennet'i satın alacağımız dünyevi imtihanın bilincinde olmalıyız. Cenâb-ı Hak, biz âciz kullarını yoktan var edip sayısız varlıklar arasında insanı, insanlar arasında ehl-i îmanı, ehl-i îman arasında da Rasûl-i Ekrem Aleyhisselâm Efendimiz'e ümmet kıldı. Hiçbir bedel ödemediğimiz hâlde, tamamen lûtf-i ilâhî ile bu muazzam nimetlere nâil olduk.   Allah Teâlâ Bizden Şükretmemizi İstiyor   Evet, dünyaya bir bedel ödemeden geldik. Fakat âhirete bedel ödeyerek gideceğiz. Zira Cenâb-ı Hak, sayısız nimetlerine mukâbil, bizden şükür istiyor. Âyet-i kerîmelerde:   “Allâh'ın nimetini saymaya kalksanız, onu sayamazsınız...” (en-Nahl, 18)   “Nihâyet o gün (kıyâmet günü, dünyada iken yararlandığınız) nimetlerden elbette ve elbette hesaba çekileceksiniz.” (et-Tekâsür, 8) buyuruyor.   Şu da bir hakikattir ki...